SÖZLÜK YAPIMINDA MODERN AKIMLAR

Mahmûd Fehmî el-Hicâzî


Özet: Değişik türleriyle sözlükler, dil araştırmalarında önemli bir rol üstlenirler. Genel, Tarihî, Periyodik, Etimolojik, Eş anlamlı, Resimli, Sistematik, Telaffuz, İmla, Terimler v.b. şeklinde sınıflandırılır.
Anahtar Kelimeler: Dil Bilimi, Sözlük bilimi, Sözlükler, Arap Dili, Arapça sözlükler.

The Modern Movements of Lexicography
Summary: Dictionaries with the various kinds have an important part in linguistic researches. It may be classified same as Common, Historical, Periodic, Etymological, Synonymous, Illustrated, Conceptual, Pronounciation, Orthographic, Expression etc.
Keywords: Lexicology, Leixcography, Dictionaries, Arabic Language, Arabic Dictionaries.

Sözlükler, dil araştırmalarının pratikteki kollarından biridir. Sözlük yapımı, iki temel esasa dayanır: Kelimelerin delalet ettikleri yapıları araştıran dil bilimi (Lexicology, Lexicologie, Lexikologie) ve sözlük türlerini, oluşturulmalarıyla hazırlanış yollarını ele alan sözlük yapımı bilimi (Leixcography, Lexicographie, Loxikographie)i. Bu araştırmanın gayesi, sözlük yapımındaki çağdaş tecrübe ışığında modern sözlük yapımının karakterini ve gün geçtikçe çağdaş gereksinimlere cevap verebilmek için ortaya çıkan çeşitli akımları açıklamaktır. Bu akımlar teorik araştırmalar ve pratik işlemler sonucu ortaya çıkmaktadır.
1- SÖZLÜĞÜN ISTILÂHÎ ANLAMI: Sözlük: dilin kelimelerini, hecelerini, okunuşlarını, anlamlarını, kullanımlarını, eş anlamlarını, türeyenlerini içeren bir kaynak eserdirii. Mu'cem kelimesi Arapça bir kelime olan “A'ceme” fiilinden gelmektedir. Karışıklığı gidermek anlamına gelmektedir. el-Mu'cem, iltibası yok eden ve yukarıda ifade edilen yönlerin tamamını ya da bir kısmını açıklayan kitaptır. Bu kelimenin ilk kullanımı hicri 3. asra dayanır. Ebî Ya'lî (210-307 H.)’nin el-Mu'cem adlı kitabında belirtilmiştir. Ebû Ya'lî, eserinde kendisine ders veren hocalarını anlatıriii. Bundan sonra, adında el-Mu'cem ifadesi bulunan pek çok kitap telif edilmiştir. Bu eserlerin pek çoğunda alfabetik tertibe riayet edilmiştir. Önemlilerini şöyle sıralayabiliriz: Ebu'l-Kâsım el-Begâvî(214-351 H.) 'nin Mu'cemu's-Sahâbe, İbnu Kâni'(260-360 H.)'in Mu'cemu's-Sahâbe, et-Taberânî'nin el-Mu'cemu'l-Kebîr, Ebu Bekr el-İsmâ'îlî (277-371 H.)'nin el-Mu'cem fi'1-Esâmî, İbn Cemî"(305-402 H.)'in Mu'cem'i. Kelimeyi bu şekliyle ilk kullanan el-Mu'cem fî Bakiyyeti'l-Eşyâ'i adlı eseriyleiv Ebû Hilâl el-'Askerî (h.395) olmuştur.
Mu'cem sözcüğü çağdaş kullanımıyla Kamusv kelimesinin karşılığı olarak kullanılmaktadır. Kamus kelimesi, el-Fîrûzâbâdî (816 H.)'nin el-Kâmûsu'1-Muhît ismiyle kaleme aldığı sözlüğün adı olarak kullanılmıştır. Hacminin az olması, içinde bulunan açıklamalar ve maddelerin çok olmasından dolayı el-Kâmûsu'1-Muhîtvi kullanımı yaygınlaştı, el-Kamus adı bu tür kaynak eserlerde sembol olmuştur. el-Kâmûs kelimesi, deniz ve deniz suyu anlamına gelmektedir. Ancak el-Kâmûs diye bilinen bu, sözlüğün gerçek sözcük anlamı, çok kullanımından dolayı değişmiş ve yeni anlamıyla "mu'cem" kelimesinin eş anlamlısı olmuştur.
Avrupa dillerinde ise sözlük işlemlerinde değişik kelimeler vardır. Yaygın olarak kullanılanları; İngilizcede Dictionaryvii, Fransızcada Dictionarie kelimesidir. Her iki kelime de Latince Dictionarie kelimesinden gelmektedir. İçerdiği anlam bilinenlerin tamamı veya en-Nisâbu't-Ta'lîmî (eğitim seviyesi). Almancada ise kelimelerin kitabı anlamında Worterbuch kavramı kullanılmaktadır. Bu kelimelerin içerdikleri anlamlar Avrupa dillerinde oturmuş ve anlam ya da kelime itibariyle alfabetik olarak dilde mevcut kelimeleri içeren kaynak eser anlamında kullanılır olmuştur. Bu kelimelerin heceleri, anlamları, söylenişleri, kullanım yerleri, eş anlamlan, türevleri, etimolojisi ve açıklamaları tümüyle ya da kısmen ele alınmıştır.
Arapçadaki mu'cem, İngilizce'deki dictionary ve diğer Avrupa dillerindeki benzer kelimelerin bir başka anlamı daha vardır. Bilinen bir konuda temel bilgilerin verildiği kitaba ad olarak kullanılmasıdır. Çoğunlukla tâli konular, alfabetik olarak dizilir. Bu anlamda İngilizce'de mimarlık, inşaat, ticaret, tiyatro v.b. uzmanlık alanlarından birinde yazılmış Dictionary of ...... diye başlayan bazı kitaplar görmekteyizviii.
Arapçada bu tür sözlüklere Mu'cem adı verilmiştir. Yâkûtu'l-Hamevî (626 H.), ülkeler, dağlar, vadiler, denizler ve benzeri coğrafya ile ilgili konuları ele alan Mu'cemu'l-Buldân adlı bir kaynak eser telif etmiştir. Eser alfabetik olarak düzenlenmiştir. Daha sonra el-Bekrî (487 H.), aynı konuda Mu'cemu mâ Iste'ceme min Esmâ'i'l-Bilâd ve'1-Mevâdi' adlı bir eser kaleme aldı. Yûsuf Serkis'in Mu'cemu'l-Matbu'ati'l-'Arabiyye ve'l-Mu'arrabe adlı eseri, musannıfların teliflerinin bibliyografik olarak ele alındığı alfabetik olarak dizilmiş bir eserdir. el-Merzubânî (384 M.)'nin Mu'cemu'ş-Şu'arâ, 'Ömer Rıdâ Kehhâle'nin Mu'cemu'l-Müellifîn (Şam 1957 1963) adlı eserler de alfabetik olarak dizilmiştir. İbrâhîm Medkûr'un Mu'cemu'l-'Ulûmi'l-İctimâ'iyye (Kahire 1975)'si de aynı şekildedir. Fakat biz bu araştırmamızda Mu'cem terimini dile ait kelimelerle ilgili kaynak eser anlamında olanını kullanacağız. Bunun içindir ki Dictionary kelimesinin kullanımıyla Kahire Arap Dili Kurumu'nun çabalarının ürünü olan el-Mu'cemu'1-Vasît veya el-Mu'cemu'l-Kebîr gibi dile ait kaynak eser ve sistematik ya da biyografik eser anlamında Mu'cem kelimesinin kullanımlarını iyi ayırmamız gerekir.
2-SÖZLÜKLERİN TASNİFİNDEKİ KISTASLAR: On dokuzuncu ve yirminci yüzyıllarda sözlük çalışmaları çeşitlilik kazandı. İçerik, amaç ve sunuş şekli olarak değişik türde olmaları sınıflandırmaların bazı ölçütler ışığında yapılması gereğini doğurduix.
1-Dilin İçeriği: Bundan sözlükte kullanılan maddenin içeriği veya nerede kullanıldığı kastedilir. Tek dil seviyesindeki sözlüklere eski nakışlar, lehçeler, yazılı diller sözlüklerini örnek olarak gösterebiliriz. Her biri sadece bir seviyede olan bu sözlüklerin yanı sıra en eski metinlerden sözlük telifi tarihine kadar uzanan ve bütün dil seviyelerini içeren sözlükler de vardır. Aynı zamanda çağdaş dildeki kelimelerin yanı sıra kültürlü kişiler arasında kullanılan yüksek seviyedeki metin­lerle birlikte pek çok kişinin okuduğu dini metinleri ihtiva eden genel sözlükleri de görmekteyiz. Bu bakımdan sözlüklerdeki maddelerin tek seviyede olmaları, tarihî veya genel bir mahiyet taşıyor olmaları birbirinden ayırt edilmesi gerekir.
2-Hedef: Eser kendisine tevcih edilenin tabiatı ve beklentisiyle ilgilidir. Bu bakımdan kıstas (mi'yâriyye) sözlüklerinin kelimenin yazım, söyleniş ve anlam açısından doğrusunu gösterdiğini görmekteyiz. Eğitim sözlüklerinin hedefinin dil öğrenen kişiye manzum metinleri okumasına, dili konuşup yazma ve anlamasını ya da en azından bu öğelerden bir bölümünü başarabilmesini sağlatacak sözlük bilgileri verdiğini görmekteyiz. Dilcilerin dil araştırmalarına malzeme olarak saydıkları sözlükler de vardır: Lehçe sözlükleri, etimolojik sözlükler, mukayeseli sözlükler, tarihi sözlükler.
3-Kelime ile açıklama dilleri arasındaki ilgi. Kelimenin dili, sözlükteki kelimelerin dili; açıklama dili ise kelimelerin gerek anlam itibariyle gerekse etimolojik olarak açıklanmasında kullanılan dil demektir. Bu iki dilin aynı olduğu sözlüklerin yanı sıra iki, üç veya dört dil şeklinde farklılık arz eden sözlükler de mevcuttur.
4-Kelimelerin karakteri: Genel ve özel olarak değişkenlik arz eder. Genel sözlüklerde bir konudaki terimler ya da kelimelerden ziyade sadece genel kelimeler verilmektedir. Özel sözlüklerde ise bilim dallarından birinde kullanılan kelimeler veya terimler verilmektedir. Tıp, kimya, fizik ve biyoloji gibi ilim dallarında kullanılan terimler sözlükleri gibi.
5-Kelimelerin sayısı: Üç gruba ayırabileceğimiz sözlüklerden birinci grup sözlükler, küçük çapta sözlüklerdir ki yedi binle on bin arasında değişen kelimelerden oluşur. Orta seviyedeki ikinci grup sözlükler, 15 000-25 000 arasında kelimeleri ihtiva eder. Büyük çaptaki üçüncü grup sözlükler 70 000-20 000 arasında kelimeyi kapsar.
6-Ansiklopedi maddesine verilen önemin derecesi: Bu kıstastan kasıt, meşhur şahsiyetler, yer isimleri, olaylar, bilimler, teknolojik gelişmelere ait ansiklopedik maddelerdir. Bu konuda sözlük hazırlayıcıları arasında temel ayrılıklar gözlenmektedir. Bazısı önemli addederek ansiklopedi maddelerini öne çıkarırlar. Bu maddeler çerçevesinde ansiklopediye benzettikleri sözlüklerini yaparlar. Bunlara ansiklopedik sözlükler demekteyiz. Sözlük karakterine kısmen benzeyen bir tarzda kısa açıklamalarla ansiklopedik maddeleri ikinci plana atan sözlüklerdir. Bir diğer grup ise ansiklopedik mahiyetteki sözlük maddelerini ansiklopedi hazırlayıcılarına bırakanlardır. Bunlar ansiklopedik maddeleri olmayan sözlüklerdirx.
7-Kelimelerin diziliş yöntemi: Modern sözlüklerin tamamına yakınının alfabetik esasa göre dizildiğini görmekteyiz. Farklı bir sistem olarak kelimenin önce son harfi, sonra ilk harfi alınarak dizilmiştirxi.
Bir diğer sözlük sistemi ise bölümler halinde konularına göre dizilen sistematik sözlüklerdir. Burada her konunun altında, o konuyla ilgili kelimelere yer verilmiştir. Bu tür sözlüklerin arkasında kelimelerin sayfalarını gösteren alfabetik indeksler bulunmaktadırxii.
8-Açıklama metodu: Kimi sözlüklerde kelimeler, yalın olarak açıklanırken kimilerin de ise anlamlar detaylı bir şekilde açıklanır ve dille ilgili metinlerden şahidler getirilirxiii. Bir değişik türü ise resimlerle kelimelerin açıklanmasıdır.
3-GENEL SÖZLÜKLER: Geçmiş asırlarda Avrupa ve Amerika'da modern sözlük yapımı büyük ölçüde gelişmiştir. Latince, Avrupa'da bir kaç asır bilgi ve kültür dili olmuştur. Eğitim konusunda ilerlemek isteyen herkesin kültürel ideali idi. Dolayısıyla sözlük alanında yapılan ilk çalışmaların mahalli dile tercümesiyle birlikte Latince olması gayet normaldirxiv. Bu eserler Perslerin (Farsların) hazırladığı Türkler ve Araplar başta olmak üzere diğer Müslüman toplumların ikmal ettiği muzdevic sözlüklere benzemektedirxv.
Modern Avrupa dillerinde sözlük çalışmaları, hicri 16. y.y.'da en parlak dönemini yaşamıştır. İlk Fransızca sözlükxvi (m.1523) ve ilk İngilizce sözlükxvii (m.1604), bu dönemde ortaya çıkmıştır. İngilizce için hazırlanan sözlük, bütün İngilizce kelimeleri içermeyip sadece günlük konuşmada kullanılmayan anlaşılması zor kelimeleri ihtiva etmektedir. Bunlar, kültürel kurumların fikir, medeniyet ve bilimi açıklamak için Yunanca ve Latinceden türettikleri kelimelerdir.
Bir dönem bu şekilde anlaşılması zor kelimeler­den oluşan sözlükler yapıldı. Sonrasında, halk arasında kullanılan kelimelerin sözlüğü değil esasen kullanılması gereken kelimelerin sözlüğü yapılmaya başlandı. Bu tarz sözlük Alman Stieler'in sözlüğünde ortaya çıkmaktadırxviii.
18. y.y.'da Avrupa'da sözlük yapımında büyük bir gelişme gözlenmiştir. Bu da daha çok sözlük hazırlamada şevahide yer verme konusunda olmuştur. Almancada Frisch'in (1741) sözlüğü bu alanda yapılmış ilk sözlüktür.xix İngilizce'de ise bütün İngilizce sözlükler üzerinde büyük bir etkisi olan Bailey'in sözlüğü'dür.xx Bailey'in sözlüğü aynı zamanda telaffuza yer veren ilk sözlük olmanın yanı sıra resimleri de ihtiva eder. İçerik, dil bilgileri ve sunuş şekli itibariyle Bailey'in sözlüğü, dil sözlükleri tarihinde önemli bir kavşak noktası olarak kabul edilir. Johnson, sözlüğündexxi (m.1755), Bailey'in sözlük yapımı tekniklerinden çok faydalanmıştır. Johnson, daha önceki sözlüklerde bulunmayan kelimeleri ve bazı şevahidi eklemiştir. İki ciltten oluşan bu sözlük büyük ilgi görmüştür. Bir buçuk asır boyunca çeşitli baskıları yapılmıştır. Öyle ki Dictionary kelimesiyle anılır olmuştur. Almancada Adelung'un sözlüğüxxii, şevahide yer vermesi, kelimelerin etimolojisini yapması ve resimlere yer vermesi açısından Johnson'un sözlüğünün bir benzeridir. Bu sözlüğün de 19. y.y. başlarına kadar bir kaç baskısı yapılmıştır.
18.y.y. sözlükleri aydın kesim tarafından takdirle karşılanmıştır. Halkın büyük beğenisini kazanan Johnson'un sözlüğü, dilde ortaya çıkan ihtilaflarda yegane delil ve kaynak olarak alınmıştır. 1880 yılında İngiliz parlamentosu, bir kanun tasarısını Johnson'un sözlüğünde bulunmayan bir kelimenin kullanıldığını gerekçe göstererek kabul etmemiştir. Johnson, sözlük hazırlayıcılarının İngilizce'yi çok iyi kullanmaları gerektiğini düşünmüştür. Orta tabakanın oluştuğu ve dili kullanmada ileri düzeydeki üst tabakayı taklit ettiği bir sırada, Johnson'un sözlüğü dille ilgili konularda delil olarak alınmıştır. Bu sözlük tek başına otorite (supreme authority) olarak Fransız Dili Kurumu (Fransız Akademisi)'na benzemektedir.
18. y.y. sözlük yazarlarınca dilin kurallar altına alınması, sözlük amaçlarından biri olarak kabul edilmeye devam etmiştir. Bu sözlüklerin dile müteallik kurallar konusunda kesin hükümler vermesi gerekiyordu. Telaffuz problemi bunlardan bir tanesidir. Bu konuyla ilgili pek çok eser telif edilmiştir. Bunlardan en önemlileri, Buchanan Sözlüğüxxiii, Kenrick Sözlüğüxxiv ve Walker Sözlüğüxxvdür. Bu eserler sözlük çalışmalarına fonetik açısından önemli katkıda bulunmuştur.
Sözlük gelişimi 19. y.y.'ın ilk yarısında tarihi sözlükleri hazırlamada bazı temel düşüncelere ulaşmıştır. Birincisi, bir kelimenin anlamlarının şevahidlere dayanarak tarih sırasına göre verildiği iç tertip düşüncesidir. Bu Richardson'un İngilizce sözlüğünde ortaya çıkmaktadırxxvi.
Sözlük yapımında Amerikan ekolünde "Sözlükler Savaşı" diye bilinen uzun çatışmalar söz konusu olmuştur. Amerikan sözlükleri bir takım ticari kurumlar tarafından yayımlanmıştır. Amerika'da sözlük çalışmaları, İngilizlerin yaptıklarının bir özetini yapmakla başlamıştır. Fakat Amerika'daki bu tür faaliyetler, tam olarak Webster'in İngilizce sözlüğüyle başlarxxvii. Bu 70 000 kelimeyi içeren büyük bir sözlüktür. Amerikan hayatını içine alan bir özellik taşır. Amerikan heceleme sistemini ve kelimelerin telaffuzunu gösterir.
İkinci olarak Amerikan sözlük yapımında büyük bir gelişme olarak kabul edilen Worcester'in sözlüğünü görmekteyizxxviii. Worcester, sözlüğünde yeni kelimelere yer vermiş, anlamlan açık bir şekilde vermiş, telaffuza önem vermiş ve kelimelerin eş anlamlarını zikretmiştir.
Bu şekilde Webster'in sözlüğüyle Worcester'inki arasında büyük bir rekabet oluşmuştur. Öyleki her iki sözlük yayımcıları rekabette yerlerini tutabilmek için kendi yazarlarını ve yardımcı personeli bir araya getiriyor ve sürekli yenilikler yapabilmek için basım imkanlarını geliştiriyordu. Böylece içerik ve yapıda değişik sözlükler ortaya çıkmış ve bu rekabetin sonucunda Amerikan sözlük yapımının seviyesi yükselmiştir.
Sözlükler savaşının hüküm sürdüğü sıralarda, sözlük yapımını geliştirmek ve okuyucuların gereksinimlerini ve taleplerini büyük ölçüde karşılamak üzere birbirinin peşi sıra girişimlerde bulunulmuştur. Aşağıda önemlilerinden bir kısmını vereceğimiz bazı özellikler Amerikan sözlük yapımında bir gelenek statüsüne girmiştir:
1-Sözlüğün uygun fiyatta ve bir ciltte olması. Bir ciltteki sözlüklerin iki veya daha fazla ciltteki sözlüklerden daha çok tutulduğu anlaşılmıştırxxix.
2-Sözlüğün kelimeleri verilirken, hecelerine ayırmak, telaffuzunu vermek, etimolojisini yapmak, eş ve zıt anlamlarını vermek.
3-Sözlüğün fotoğraflar, açıklayıcı resimler ve haritaları içermesi.
4-Sözlüğün bilim, teknoloji, enformasyon ve yerlerle ilgili özet ansiklopedik kısa bilgileri içermesi.
5-Sözlüğün girişinde İngilizce'yle ilgili temel bilgilerin bulunması.
Bu şekilde genelde sözlük yapımındaki Amerikan tecrübesinin çağdaş sözlük hazırlama konusuna büyük katkıları olmuştur. Genel sözlükler, herhangi bir alan sınırlamasına gitmeden dildeki bütün kelimeleri kapsayan sözlüklerdir.
Genel sözlükler bir kaynak eser mesabesindedir. Dilde bir hüccet (delil) olmasından dolayı okuyucuların saygısını kazanması gerekir. Delil olmasının sözlüklerin hazırlanmasındaki rolü büyüktür.
Bu konudaki birinci problem, sözlükte başvurulan örnekler (şevahid)dir. Örneklerin önde gelen yazarların eserlerinden alınmış olması, şevahidin takdirle karşılanmasını sağlamaktadır.
Genel sözlüklerin hazırlanmasındaki büyük tecrübe aşağıda vereceğimiz bazı temel özelliklerin ortaya çıkmasını sağlamıştır.
a-Kelimeler:
Kelimelerin bir başka sözlükten değil dilin metinlerinden alınmış olması gerekir.
Sözlüğün hedefi belirlenmelidir. Meselâ Batı Afrika'da ülke çocuklarının Fransızca kitaplardan faydalanmasını sağlayacak sözlüklerle kendi hayatlarını Fransızca anlatmalarını sağlayacak sözlüklerin ayrı olması gerekecektir.
b-Dille ilgili bilgiler. (Genel sözlüklerdeki dil bilgilerinin orta ve büyük hacimli sözlüklerde toplanmış olması gerekir.)
Sözlük, kelimelerin hecelerini aydın kesimce kabul gören şekliyle vermelidir.
Sözlük, kelimenin telaffuzunu açık ve kolay ses sembolleriyle vermelidir.
Sözlük, kelimenin etimolojisini ve nasıl türediğini vermelidir.
Sözlük, kelimenin türünü ve çekimini gösteren temel sarf bilgilerini vermelidir.
Sözlük, kelimeyle -ilgili temel nahiv bilgilerini (geçişli-geçişsiz vb.) sunmalıdır.
c-Kelimelerin açıklanması:
Kelimenin her birinin hangi seviyede (eski dilde, halk dili-Avamca, resmi, gayri resmi,edebî, bilimsel...) kullanıldığı belirtilerek değişik anlamlarının verilmesi.
Seçilen şevahidin, kısa ve kelimelerin anlamlarının bariz bir şekilde açıklanmış olması gerekir.
Kelimelerin anlamlarının açıklanmasında eş ve zıt anlamlar, özel ve cins isimler, cümledeki kullanımları gibi mümkün olan dil araçlarının tamamının kullanılması.
Basım imkanı ölçüsünde resim ve fotoğrafların kullanılması.
d-Giriş. sonuç .kapak:
Girişte dilin ve dildeki sözlüklerin tarihiyle birlikte dilin konumuyla ilgili kısa bilgiler verilir.
Sonuç ve kapakta, özet ve sözlük kullanımında bilinmesi gereken yardımcı bilgiler verilir.
4-TARİHÎ SÖZLÜKLER: 19. y.y.'da ortaya çıkan önemli bir faaliyet alanıdır. Sözlük çalışmaları bu asırda tarihi ekol çerçevesinde mukayeseli dil biliminin etkisi altına girmiştirxxx. Sanskritçe anlaşıldıktan sonra diğer Hind-Avrupa dilleriyle mukayesesi yapılmıştır. Bu tür sözlüklerde en önemli olgu kelimenin tarihinin araştırılmasıdır. 19. y.y.'da tarihi sözlüklerin hazırlanmasında gereken her türlü malzeme mevcuttur.
Buna ilaveten, kelimenin tarihinin dikkatli bir şekilde kaydedilmesinin söyleniş tarihi belli olan şevahide dayanıyor olması da bu sözlüklerin önemli özelliklerindendir. Johnson'un metinlerden seçtiği misallerle kelimeleri açıklaması metodu 19.y.y. sözlüklerinde tatbik edilmiş ve tarihi bir mahiyet kazandırılmıştır. Richardson'un hazırlamış olduğu sözlük, İngilizce Oxford Tarihi Sözlük (Mu'cem Oxford et-Târîhî li Luğati'l-İngiliziyye-New English Dictionary on Historical Principles) adlı sözlüğün gerçek başlangıcı sayılır. Bu sözlüğü 1858-1928 yılları arasında hazırlamıştır. Daha sonra 1933 yıllında ilave yapmıştır. Bu sözlüğün önemli özellikleri şunlardır:
1-İngilizce kelimelerin anlamlarını daha öncesindeki sözlüklerde bulunmayan bir şekilde açıklamıştır.
2-Kelimelerin asıllarını dikkatli bir şekilde verir. Hangi dil ailesine ait olduğunu açıklar. Eğer kelimenin aslı eskilere dayanıyorsa, eski ve orta İngilizce'deki kullanım şekillerine de yer verir. Kelime Latince veya Yunanca asıllıysa bu dillerdeki asıl kullanımını da gösterir.
3- Kelimenin doğru telaffuzunu verir.
4-Her kelimeye açıklamalarla birlikte metinlerden seçilmiş şevahidler getirir. Bu metinler ışığında kelimenin tarihi süreç içerisinde aldığı bütün anlamlara yer verir.
Almancada St. W. Grimm kardeşlerinin projesi, amaç ve plan açısından Oxford Tarihi Sözlüğüyle eşit düzeydedir. Ancak Grimm'in Almanca tarihi sözlüğününxxxi hazırlanışı, 1852-1960 yıllan arası uzun bir zaman dilimi içerisinde gerçekleşmiştir. Sözlüğün son ciltleri, Berlin Bilimler Akademisiyle Göttengen Üniversitesi Araştırma Merkezi arasındaki yardımlaşmayla bitirilmiştir.
Bu tarihi sözlükler, büyük çapta kaynak sözlüklerdir. Oxford sözlüğü, 16 000 sayfa civarındadır. Grimm sözlüğü de geniş hacimlidir. Bu tür sözlüklerin hazırlanışı sırasında orta hacimli tarihi sözlüklerin hazırlanma fikri ortaya çıkmıştır. Orta boy tarihi sözlükler, büyük boy tarihi sözlüklerin geniş bir özetidir. Bu sözlüklerin en ünlüsü, Oxford Muhtasar Sözlüğüdür. 2500 sayfadan müteşekkil büyük bir cilt halindeki sözlük, el-Mu'cemu'l-Kebîr adlı sözlüğün özelliklerini taşımaktadırxxxii.
Bu çalışmanın yanı sıra pek çok Avrupa dilleri için telif edilen genel sözlüklerin bu tarihi sözlüklerin hazırlanmasında faydası olmuştur. Sonrasında genel sözlükler, telaffuzlara önem vermeye, kelimelerin asıllarını göstermeye, anlamları ayırt etmeye, yeni kelimeler bulmak için metinleri takip etmeye başlamıştır. Bu şekliyle genel sözlükler, büyük tarihi sözlüklerin etkilerini yansıtmaya başlamıştır.
Sonuç olarak yirminci yüzyılda sözlük yapım gayelerinin çok çeşitlilik kazandığını görmekteyiz. Genel ve uzmanlık alanlarında birbirinden farklı büyük tecrübe ürünleri olan sözlükler hazırlanmıştır. Aynı zamanda dil öğretimiyle ilgili merkezlerde sayısız sözlükler yazılmıştır.
5-DİĞER SÖZLÜK ÇALIŞMALARI:
l-Lügatçe (Kâ’imetu'l-Elfâz-Glossary): Birkaç parçaya göre düzenlenmiş eğitim amaçlı küçük sözlüklere denir. Pek çok metin kitabının sonunda, metinde geçen kelimeleri içeren sözlükler vardır. Batıda genelde dil çalışmalarında özelde Arapça öğreniminde bu tür lügatçe yapımına çokça yeltenilmiştir. Bu lügatçeler, Batıdaki sözlük çalışmaları içerisinde en eskileri olarak bilinmektedir. Daha çok yabancı dil öğreniminde başvurulan bir sözlük çalışmasıdırxxxiii..
2-Mufehres Sözlükler (Concordances): Salt eğitimsel amaçlı metinlerden ziyade Kur'an-ı Kerim, Cahiliye şiiri veya Tevrat gibi büyük hacimli kitaplar için yapılan bir nevi indekstir. Bu tür sözlüklerde adı geçen metinlerdeki kelimelerin tamamının alfabetik olarak hangi cümle, sayfa, satır ve kitapta geçtiği verilir. Esas amaç kelimelerin anlamlarına yer vermek değil kasdedilen kitapta nerede geçtiğidir. Günümüzde bu tür sözlükleri bilgisayar aracılığıyla hazırlayan bazı dil araştırma merkezleri mevcutturxxxiv. Bu tarzda hazırlanmış sözlüklerin başında Muhammed Fuâd 'Abdu'1-Bâkî tarafından kaleme alınmış el-Mu'cemu'l-Mufehres li Elfâzi'l-Kur'ân ve Winsk ile bir grup müsteşrik tarafından düzenlenmiş el-Mu'cemu'l-Mufehres li Elfâzi'l-Hadîsi'n-Nebevî eş-Şerîf gelmekte­dir.
3-Bireysel Sözlükler (el-Mu'cemâtu'l-Ferdiyye): Sözlüğün düzelttiği bütün metinlerde geçen kelimelerin tamamını içine alır. Herhangi bir önemli şahsiyetin bütün eserlerindeki bilinmeyen kelimeleri içeren bazı sözlükler yapılmıştır. En başta beş ciltlik Goethe Sözlüğünü vermek gerekir. Berlin Doğu Bilimleri ile Goethengen ve Hidelburc Akademilerinin ortak çalışmasıyla ortaya çıkarılmıştırxxxv. Aynı zamanda sadece bir edebi metinde geçen bilinmeyen kelimelerden oluşan sözlükler de yapılmıştır. Werther'in Acıları adlı Goethe'nin bir eserinin sözlüğü hazırlanmıştırxxxvi. Pek çoğu Kahire Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nce hazırlanmış sözlükler bu türe girmektedir. Bir divan bütünüyle alınıp içinden bilinmeyen kelimeler çıkarılıp metin ve metin dışındaki anlamları verilip alfabetik olarak okuyucunun istifadesine sunulur. İlk yıllarda 'Antara, el-Mutelemmis, en-Nâbiga, 'Ubeyd, Lebîd, 'Amir b. et-Tufeyl, 'Amr İbn Kumey'e ve Ka'b b. Zuheyr'in divanlarının sözlükleri yapıldı. Günümüzde Câhiliye ve Sadru'l-İslâm şiirlerinin bütünündeki bilinmeyen kelimelerin genel sözlüğünün yapılması çalışmaları devam etmektedir.
4-Istılâh veya Üslûp Sözlükleri (el-Mu'cemu's-Siyâkî veya Mu'cemu'l-Esâlîb): Bu tür sözlükler çağdaş genel sözlüklerin en önemlilerinden sayılır. Diğer sözlüklerle aralarında temel iki fark mevcuttur. Birincisi, kelimenin değişik yerlerde farklı anlamlar içermesidir. Meselâ darebe kelimesi darebe Aliyyun (Ali dövdü) cümlesinde dövmek anlamında, darbu hamse bi sitte müsâvî selasûn 5x6=30 ifadesinde çarpım anlamında, darbu'l-'umle para basımı ifadesinde basım anlamında, darbun mine'r-ricâl insanlardan bir grub terkibinde grub anlamındadır. Yabancı dilde yazma maharetini vermede yardımcı olur. Çoğu kez terkiplerde ve yabancı dilde kullanılıp kullanılmadığı konusunda şüpheye düşüldüğünde, ıstılah veya üslûp sözlükleri bunu izale etmede önemli bir rol oynarlar. Bu tür sözlüklerin hazırlanmasında iki akım bulunmaktadır. Birincisi genel ıstılah sözlüklerinin hazırlanmasıdır. Bu tek ciltlik sözlük, dilin yaygın olan bütün kelimeleriyle kullanılan ıstılahları içine alır.xxxvii İkinci eğilim ise, uzmanlık alanlarındaki ıstılah sözlükleridir. Herhangi bir alandaki kelimeleri ihtiva eder. Meselâ diplomatik ıstılahlar sözlüğününxxxviii içerdiği kelimeler ve ıstılah ilişkisi jeoloji ve benzeri bilim dalları ıstılahlar sözlüğünden farklıdır.
5-el-Kenzu'l-Luğavî: Genel sözlük türlerinin en büyükleridir. Bu alandaki en önemli çalışmalar şunlardır:
Kenzu'l-Luğati'l-Fransiyye (Tresor de la langue française)
Kenzu'l-Luğati'l-Lâtiniyye (Thesaurus Linguac Latinae)'dir.
Her iki çalışma büyük boy sözlükler olup bütün sözlük çalışmalarının müsbet yönlerini bir araya toplamıştır. Sözlüklerin amacı, dilin kelimelerini değişik yazarların çeşitli alanlarda yazmış olduğu eserlerinden pek çok örnekler aktararak bütün boyutlarıyla sunmaktır. Bu tür sözlükler, el-mufehres, ıstılah, ed-delâlî ve diğer sözlüklerin bir bileşkesi konumundadır. Bundan dolayı bu sözlük yüz cildi aşabilir. Kenzu'l-Luğati'l-Fransiyye'de, sadece bir harf üç cilte sığmaktadır. A ile başlayan harflerin alındığı bu sözlük, Fransız dili tarihinde yeni bir aşama olarak kabul edilmektedir. (1789-1950) Yeni dönemde diğer harfler tamamlanmıştır. 1894 yılında Kenzu'l-Luğati'l-Lâtiniyye'nin hazırlanmasına başlanmış ve henüz tamamlanmamıştır. Kenzu'l-Luğati'l-Fransiyye ise 1971 yılında tamamlanmıştırxxxix.
6-Periodik Sözlükler (Mu'cemâtu'l-Merâhil/Period Dictionaries): Herhangi bir dilin tarihinde belirli bir dönemin bilinmeyen kelimelerinden oluşan sözlüklerdir. Kelimelerin anlamlarının yanısıra türeme şekilleri gösterilir. Bundan dolayı tarihi sözlüklerin hazırlanabilmesi için bu sözlükler gerekli görülmek­tedirxl. Bu türde bazı sözlük projeleri tamamlanmıştır:
Mu'cemu'l-İngiliziyye el-Kadîme (Eski İngilizce Sözlüğü-Old English Dictionary)
Mu'cemu'l-İngiliziyye el-Vasıta (Orta İngilizce Sözlüğü-Middle English Dictionary)
Mu'cem Bidâyâti'l-İngiliziyye el-Hadîsa (Early Modern English Dictionary)
Kahire Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde, Câhiliye şiirinde geçen kelimeleri bir araya getiren bir sözlük projesi tamamlanmıştır. Bu sözlük, Arap dili tarihinde önemli bir aşamanın göstergesidir.
7-Etimolojik Sözlükler (Mu'cemât Usûli'l-Mufredât-el-Mu'cemâtu'l-İştikâkiyye-Etymological Dictionaries): Kelimelerin asıllarını araştıran sözlüklerdir. Bütün dillerde asıl itibariyle yabancı dillerden alınmış kelimeler bulunabilmektedir. Örneğin Arapçada pek çok kelime ilk Sami dilinden alınmıştır. Bu tür kelimelerin bütün Sami dillerinde veya komşu dillerde kullanıldığını görmekteyiz. Ayrıca Yunanca ve Pehleviceden alınmış pek çok kelime de mevcuttur. Daha sonraki yıllarda Türkçe, Fransızca ve İngilizceden çeşitli vesilelerle bir takım kelimelerin Arapçaya girdiğine şahit olmaktayız. Etimolojik sözlükler, bu şekilde yabancı dillerden geçen bütün kelimelerin kökenini araştırma görevini üstlenmektedirxli. Tamamen bu konuyla ilgili sözlüklerin yanı sıra modern genel sözlükler de kelimelerin etimolojisine yer vermektedirler. Bu konuya değinen yegâne Arapça sözlük, Kahire'deki Mısır Arap Dili Kurumu tarafından hazırlanan el-Mu'cemu'1-Kebîr adlı sözlüktür. Batıda benzerlerinin değindiği el-Mu'cemu'l-Vasît adlı sözlük bu konuya yer vermemektedir.
8-Eş Anlamlı Sözlükler (Mu'cemâtu'l-Muterâdifât): Anlam olarak birbirine yakın olan kelimelerin bir araya getirildiği sözlüklerdir. Bunlardan şerh ve şevahid olmaksızın yakın anlamlı kelimelere yer veren pek faydası olmayan bir kısım sözlüklerin yanı sıra misaller, açıklamalar ve eş anlamlı kelimeler arasındaki çok ince anlam farklılıklarına yer veren pek çok sözlük vardırxlii.
9-Resimli Sözlükler (el-Mu'cemâtıı's-Mıısavvara): Bu sözlükler temelde resimlere dayanmaktadır. Bu sözlüklerle bazı kelimeleri açıklarken resimlerden faydalanılan sözlükler arasında fark vardır. Resimli sözlükler, ev, yatak odası, cadde, araba, bitkiler, hayvanlar ve benzeri doğada bulunan görünümleri ihtiva eder. Bütün resimlerde mevcut olan varlıklar rakamlandırılmıştır. Bu rakamlar yan sayfalarda ya da resimlerin alt kısmında açıklanmıştır. Bu metotla hazırlanmış en büyük sözlük Almanya'da Düden tarafından basılmış yaklaşık 370 resmi içeren Resimli Almanca Sözlüktür. Kısmen değiştirilerek İngilizce, Fransızca, İtalyanca ve İspanyolca'ya tercüme edilmiştirxliii. Düden kurumunun çocuklar için yayımladığı başka resimli sözlükler de vardır. Çocuklar için (50 resimx10 kelime), öğrenciler için (100 resimx30 kelime). Larousse müessesesi, değişik seviyelerde bir kaç Fransızca resimli sözlük yayımlamıştır. Bir kısmı İspanyolca'ya tercüme edilmiştir. Bu sözlükler iki bakımdan faydalıdır. Birincisi öğrencinin uygun sayfayı açıp istenen kelimeyi bulabilmesini sağlar. Diğeri de sözlüğün arkasındaki indekse bakıp kelimenin hangi sayfada ve hangi resimde olduğunu öğrenebilmesidir. Bu sözlükler gerek bilinen resmi isimlendirmede gerekse bilinen kelimeyi resimlendirmede önemi büyüktür. Bir kaç yıldır iki dilde resimli sözlükler hazırlama konusunda yeni bir akım ortaya çıkmıştır. Sözlüğün sonunda da her iki dilde indeksler bulunmaktadırxliv.
10-Sistematik SözIükler (Mu'cemâtu'l-Me'ânî-The Conceptual Dictionaries):
Kelimelerin anlamlarına veya konularına göre grublandığı sözlüklerdir. Arap dünyasında önceleri bilinen bu sözlük türü, h. 5. asırda İbn Sîde'nin el-Muhassas adlı eseriyle zirveye çıkmıştır. Batılılar 19.y.y.'da bu çeşit sözlüklerin önemini kavradılar. Bu alanda yazılmış en önemli sözlükler, Roget'in İngilizce ve Dornseif in Almanca sözlükleridirxlv. Bu sözlüklerin hazırlanışı sırasında karşılaşılan zorluk, konuların sınırlandırılmasıdır. Araştırmacıyı kelimeye hemen ulaştıracak kullanılışlı bir tasnif metodu yoktur. Bundan dolayı sözlükte geçen kelimelerin indeksinin yapılması gerekir.
11-Telaffuz Sözlükleri (Mu'cemâtu'n-Nutk-Pronounciation Dictionaries): Kelimelerin doğru telaffuzlarını içeren bir sözlüktür. Dilciler bu kelimeleri seçerken entelektüel tabaka tarafından kabul görmesi ile açık ve seçik telaffuz kurallarına uymasını göz önünde bulundururlar. Parlak bir sosyal statü elde etmek isteyenler ile televizyon ve radyoda çalışanlar, kelimeleri bu sözlüklerdeki gibi kullanmak zorunda­dırlarxlvi. Telaffuz sözlüklerinin önde gelen problemlerinden biri vurgu problemi kabul edilir. Temel kelimelerdeki vurgular, kimi zaman lehçelere göre değişkenlik arz eder. Bu gibi durumlarda telaffuz sözlükleri, dilin aslında mevcut kelimenin telaffuzu ve dışardan alman kelimelerin aydın kesimce uygun görülen telaffuzlarını gösterir
12-İmlâ Sözlükleri (el-Mu'cemâtu'1-İmlâ'iyye-Orthographic Dictionaries):
Tartışmasız herkes tarafından kabul edilen yazım kurallarını içeren sözlüklerdirxlvii. Özellikle yabancı kelimelerin yazımı konusundaki ihtilafları önlemek için ihtiyaç duyulan bu sözlüklerin Arapça olanlarında ekseriyetle ihtilaf konusu olan hemzeli ve elif-i maksûralı kelimelerin doğru yazımları verilmiştir. Bu türdeki sözlüklerde problem olarak karşımıza çıkan şey, bu imlâ kaidelerinin nazari bir kurala dayanmadığıdır.
13-Terimler Sözlüğü
Herhangi bir bilim dalındaki terimlerden oluşan sözlüklerdir.xlviii Büyük, orta veya küçük şeklinde çeşitli hacimleri vardır. Büyük hacimli olanlar bilim dalındaki hemen hemen bütün terimleri içerir. Aynı dilde olan sözlüklerin yanı sıra iki veya daha fazla dildeki sözlükler de mevcuttur. Değişik dillerdeki terimleri içeren sözlüklerin sayısı son yıllarda gittikçe artmaktadır. Bir ve iki dildeki sözlükler alfabetik olarak, daha fazla dilleri içeren sözlükler, bilimlerin konularına göre düzenlenmiştir. Her konuda o konuyla ilgili terimler verilmiştir. Sözlüğün sonunda ise söz konusu terimler, sözlükte kullanılan bütün dillerde ebced alfabesine göre terimin sözlükteki yerini gösteren bir indeks mevcuttur. Bu şekilde terimler sözlüğü hazırlamada bazı kurumlar uzmanlaşmıştır. Fransa'da, Uluslararası Fransız Dili Akademisi (Conseil International de la langue française), değişik dillerde terimler sözlükleri hazırlamıştırxlix. Arap dünyasında ise Fas'ta bulunan Mekteb Tensîku't-Ta'rîb (Kelimeleri Arapçaya Uyarlama Merkezi), bütün Arap ülkelerindeki dilciler ve uzmanların hazırladığı ve Arapçalaştırma (Arapçaya uyarlama) kongrelerinde tartıştıkları çeşitli terimler sözlükleri yayımlamıştırl.
14-Ana Kelimeler Sözlüğü (Mu'cemâtu'l-Elfâzi'l-Esasiyye):
Herhangi bir dilde çok kullanılan temel kelimelerden oluşan sözlüklerdirli. Kelimeler, konularına ve kullanım yerlerine göre düzenlenmiştir. Yaygınlık derecesi esas değildirlii. Bu sözlüklerde karşılaşılan temel problem, fasih Arapçadaki kullanımla bütün Arap toplumlarına hakim olan halk dili (Avamca) arasındaki kullanım farkıdır. Buna rağmen konuşulan ve yazılan kelimelerden temel olabilecek bir grubu belirleme gayretleri vardır. Bu gayretlerin başarısı şüphesiz Arapça öğretim programlarından faydalanmakla bağlantılıdır.
Bu şekilde çok çeşitli modern sözlükler yapılmıştır. Genel sözlükler ve tarihi sözlüklerin yanı sıra 14 çeşit sözlüğe yer verdik. Bu saydığımız sözlüklerin ekserisi çeviri, bilgilendirme ve dil öğretimiyle ilgilidir. Temel kelimeler sözlüğü, dil öğretiminde kullanılan ana ders aracıdır. Terimler sözlüğü ise, değişik derslerle ilgili diğer gereksinimleri karşılar. Siyak sözlükleri, kelimeyle birlikte dikkatli bir şekilde içerdiği anlamı ve kullanıldığı yeri vermeye çalışan bütün sözlük yapımlarının esasını oluşturur. Bu sözlükler, aynı zamanda kelimenin doğru kullanımını gösterme açısından da faydalıdır. Bu yolla eğitimsel bir hedefi gerçekleştirmiş olur.
Eş anlamlı sözlükler de pratik amaçlıdır. Bu sözlükler, dili konuşmayanlara kelimeler arasındaki farkı açıklamada yardımcı olur. Böylece her kelimenin tam anlamı bilinmiş olur. Resimli sözlükler, daha çok cansız varlıklara uygun isimler verme konusunda yardımcı olur.
Telaffuz sözlükleri, kelimelerin tam doğru telaffuzlarını belirleme konusunda önemlidir. İmlâ sözlükleri, kelimelerin yazım kurallarına uygun olarak nasıl yazıldıklarını açıklar. Bütün bunlara ilaveten genel sözlükler, pek çok durumda, belli bir alanla sınırlanmış önde gelen diğer sözlükleri içine alır. Bütün bu çalışmalarda dikkat, gerçekçilik, çağdaşlık, açıklık ve yararlılık gibi kavramların gerçekleştirilmesi gerekir.

Konular