Farsçada Görevleri Bakımından Sıfatlar (35. Ders)

درس سی و پنچم (Ders-i Sî u Pençom)



***Dil Bilgisi***

*Görevleri Bakımından Sıfatlar

** Niteleme Sıfatı

İsimleri rengi, boyutu, cinsi, şekli, miktarı, durumu, hacmi, değeri vb. özellikleri açısından açıklayan sıfatlara denir.

Niteleme sıfatının bazı türleri vardır:

1) Yalın sıfat: Üstünlük eki almamış sıfatlardır.

Örnek: هوای خوب (hevâ-yi hûb, güzel hava) اطاق گرم (otâk-ı germ, sıcak oda)

2) Fiilden türeyen etken sıfatlar

Örnek: دختر کوشا (dohter-i kûşâ, çalışkan kız) پدر دانا (peder-i dânâ, bilen/bilgili baba)

3) Fiilden türeyen edilgen sıfatlar

Örnek: اموال دزدیده (emvâl-i dozdîde, çalınmış mallar) هویچ پخته (hevîç-i pohte, pişmiş havuç)

4) Nisbet bildiren sıfatlar

ی eki ile ایرانی (Îrânî, İranlı), هفتگی (heftegî, haftalık), ین eki ile نمکین (nemekîn, tuzlu),ینه eki ile پشمینه (peşmîne, yünlü), انه eki ile سالانه (sâlâne, yıllık), انی eki ile طولانی (tûlânî, uzun), گار eki ile یادگار (yâdgâr, hatıra), yalnız sıfata bitişen گانه eki ile سه گانه (se-gâne, üçlü), چی eki ile تماشاچی (temâşâçî, seyirci), و eki ile ترسو (tersû, korkak)

5) Layıklık bildiren sıfatlar

Masdara bitişen ی eki ile دیدنی (dîdenî, görülecek, gürülesi); گان eki ile شایگان (şâygân, münasib); وار eki ile شاهوار (şâhvâr, şaha yaraşır) gibi.

** Belirtme Sıfatı

Varlıkların, işaret, sayı, sıra, soru veya belirsizlik yoluyla durumlarını bildiren sıfat türüdür.

1) İşaret sıfatı: این (în, bu) ve آن (ân, şu/o) ekleri ile ifade edilir. این درخت (în diraht, bu ağaç) آن گلها (ân gulhâ, o çiçekler) gibi
Bu sıfatlar (این , آن) şu isimlerle birleşerek de kullanılırlar: گونه (gûne) چن (çun) هم (hem)>>>ایگونه & چنین & چنان & همین & veهمان

2) Sayı sıfatı

3) Sıra sayı sıfatı

Bu ikisine (sayı sıfatı ve sıra sayı sıfatına) 10. derste değinmiştik.

4) Soru sıfatı

کدام (kodâm= hangi/hangisi)
کدامین (kodâmîn= hangi)
چه سان(çî sân= ne tür/ne tarzda)
چطور (çetor= nasıl)
کجا (kocâ= nerede)
چه (çi= ne)
چند (çend= kaç)
هیچ (hîç= hiç?)
جندم (çendom= kaçıncı)
کی (key= ne zaman)
چه مقدار/ قدر (çi mikdâr/kedr= ne kadar)
چه جور(çi cûr= ne tür/nasıl)
چه گونه(çi gûne= ne tür/nasıl)
کو (kû= nerede)

5) Belgisiz sıfat

همه (heme= bütün)
هر (her= her
یکی (yekî= biri)
پاره ای (pare î= bir parça)
برخی (berhî= bazı/bazısı )
خیلی (haylî= çok)
هیچ (hîç= hiç)
فلان (fulân= falan)
بعضی (be'zî= bazı/bazısı)
اندی (endî= birkaç/küsûr)
قدری/ مقداری (kedrî/mikdârî= bir miktar)
چند (çend= birkaç)
کمی (kemî= bir miktar/az)
یکی دیگر (yekî dîger= başka biri)

*Sıfatlarda Derecelenme

Sıfatlar derece, üstünlük ifade edip etmemelerine göre göre dört grupta toplanabilir. (Bir derecelendirmenin olmadığı) Yalın sıfat, özelliklerde aynı seviyede olmayı ifade eden eşitlik sıfatı, üstünlük ve en üstünlük sıfatı. Bu son ikisine daha önce değindiğimiz için bu derste sadece ikinci sırada zikrettiğimiz eşitlik sıfatını tanıtacağız.

** Eşitlik Sıfatı -صفت برابری

Nitelediği ismin mukayese edildiği isimle aynı özellikleri taşıdığını, belli açılardan aynı derecede bulunduğunu ifade eden sıfatlar bu gruba girer. Şu kelimeler yardımıyla bu tür sıfatlar elde edilir.

به اندازۀ (be endâze-i...=...gibi/kadar)
به قدر (be kadr-i...=...gibi/kadar)
به شکل (be şekl-i...=...gibi/kadar)
به چون (be çûn-i...=...gibi/kadar)
مانند (mânend-i...=...gibi/kadar)
نظیر (nezîr-i...=...gibi/kadar)
مثل (misl-i...=...gibi/kadar)

Örnek Cümleler:

علی به اندازۀ حسن خوب اسب (Ali be endâze-i Hasen hûb est.- Ali, Hasan kadar iyidir.)
شهر شما مانندِ تهران زیباست (Şehr-i şoma, mânend-i Tahran zîbâ'st. Şehriniz, Tahran gibi güzeldir.)

***Kelime Hazinesi***

رفتگر (roftger): çöpçü, süpürücü
رفتن (roften): süpürmek
رک (rok): açık, açık seçik
رک گو (rok-gû): açık açık söyleyen, dobra dobra konuşan
رک و راست (rok u râst): dosdoğru, açık
رنجه (rence): üzgün, kırgın, dargın
زنگ (zeng): zil, çan
گستاخ (gostâh): korkusuz, cesur; küstah, edepsiz
گشترش (gosteriş): yayma, serme
گش (geş): nazlı; kibirli
گزیر (gozîr): ilaç, fayda, çare
گشاده (goşâde): açık; fethedilmiş; fasih
گلوله (golûle): top; mermi, top mermisi
گلوله ریزی (golûle-rîzî): kurşun dökme
گمان (gomân): zan, şüphe; tahmin
با گمان افتادن (bâ gomân uftâden): şüpheye düşmek/kapılmak
گمراه (gomrâh): yolunu kaybetmiş, kayıp
گناه (gonâh): suç, kabahat, günah
گناه آمرز (gonâh-âmorz): günah bağışlayan, Allah
گنبد (gonbed): kubbe, kümbet; çiçek demeti
گنچایش (goncâyiş): hacim, kapasite; istidâd (potansiyel), kabiliyet


***Hikmet Damlaları***

1 - آدم خوش معامله شريك مال مردم است

(Âdem-i hoş muamele şerik-i mâl-i merdom est.)

Hoş geçinen kişi/insan halkın malının ortağıdır.

2 - قيمت زغفران چه داند خر

(Kıymet-i zağferân çe dâned har?.)

Safran'ın değerini ne bilsin eşek?

3 - سفر مربى مرد است

(Sefer murebbi-yi merd est.)

Yolculuk, kişinin eğitmeni/terbiyecisidir..