Farsçada Zarflar (37. Ders)

درس سی و هفتم (Ders-i Sî u Heftom)



***Dil Bilgisi***

* Zarflar

Zarflar, kısaca fiillerin yapılış veya oluşları hakkında bilgi veren kelimelerdir.

a) Zaman Zarfları

Fiillerin meydana geliş zamanını (dün, bu akşam vb.) veya zaman itibariyle keyfiyetini (derhal, ansızın vb.) ifade eden kelimelerdir.

Örnek zarflar:

ناگهان (nâgehân) : ansızın
امروز (imrûz) : bugün
زود (zûd): erken
آنگاه (ângâh): o vakit
همواره (hemvâre) : her zaman
حالا (hâlâ) veya اکنون (eknûn): şimdi
گاهی (gâhî): bazen

b) Yer Zarfları

Fiiillerin meydana geliş yerini belirten kelimelerdir.

Örnek zarflar:

زير (zîr (-i)) : altında
بيرون (bîrûn) : dışarı
پيش (pîş (-i)): yanında
آنجا (âncâ): orada
درون (derûn) : içeri
پايين (pâyîn) : aşağıya
زيرين (zîrîn): aşağıdaki
روی (rû-yi): yüzünde/üzerinde

c) Miktar-Nicelik Zarfları

Fiilin miktarını belirleyen kelimelerdir.

Örnek zarflar:

کمی (kemî) : biraz
بسيار (bisyâr) : pekçok
بیش (bîş ):çok
کم (kem): az
قدری (kadrî) : bir miktar
کمتر (kemter) : daha az
زیاد (ziyâd): çok
تا حدودی (tâ hudûdî): bir derece (-ye kadar)

d) Hal-Nitelik Zarfları

Fiilin hangi hal/tavır içerisinde yapıldığın/vuku bulduğunu ve fiilin niteliğini ifade eden kelimelerdir.

خندان (handân) : gülerek örneğindeki gibi fiillerin geniş zaman köküne ان (ân): -arak/-erek eki getirilerek zarf yapılabilir. Ayrıca sıfatların sonuna انه (âne) eki getirilmesiyle de دلیرانه (dilîrâne) : cesurca örneğinde olduğu gibi zarf meydana getirilebilir.

Örnek zarflar:

بيهوده (bîhûde) : boş yere
بزور (be-zûr):zorla/zor kullanarak
گریان (giryân): ağlayarak
هراسان (herâsân) : korkarak
آسان (âsân) : kolay
تند (tond): hızlı
آهسته (âheste): yavaş

e)Tertib/Sıralama Zarfları

Örnek zarflar:

یکا یک (yekâ yek ) : bir bir
دو تا دو تا (do tâ do tâ): ikişer ikişer
در آغاز (der âğaz) : başlangıçta
در یایان (der yâyân) veya در انجام (der encâm): son olarak
پی در پی (pey der pey): arka arkaya
پیاپی (peyâpey):ardarda

f)Sebep Zarfları

Örnek zarflar:

از اين رو (ez în rû) : bu yüzden
زيرا (zîrâ):çünkü
گریان (giryân): ağlayarak
بدین جهت (bedîn cihet) : bu nedenle
به این دلیل (be în delîl) : bu gerekçeyle
پس (pes): o halde, şu halde
به جهت (be cihet (-i)): (birşey) için/nedeniyle

g)Soru Zarfları

Örnek zarflar:

کدام (kodâm) : hangi
چرا (çirâ):neden/niçin
کی (key): ne zaman
کجا (kocâ) : nerede
چقدر (çikadr) : ne kadar
بچه سبب (be-çi sebeb): ne sebepten/niçin
چه هنگام (çi hengâm) : ne zaman
چطور (çitor) : nasıl


***Kelime Hazinesi***

دلآرا(dil-ârâ): gönül süsleyen (sevgili)
دلبر (dil-ber): gönülçelen, (sevenin) gönlünü kapıp götüren (sevgili)
دلربا (dil-rubâ): (Sevenin) gönlünü çalan, gönül hırsızı (sevgili)
دلبسته (dil-beste): gönlü (birine) bağlanmış olan (seven)
دلآور (dil-âver): yüreğini ortaya koyan, cesur
دلير (dilîr): cesur
دليري (dilîrî): cesaret
دل افروز (dil-efrûz): gönül aydınlatan (iç açıcı)
دلجو (dil-cû): gönül alan
دلخور (dil-hor): gönlü kırgın, üzgün
دلخوش (dil-hoş): gönlü hoş, sevinçli
دلخون (dil-hûn): üzgün, kederli
دلداده (dil-dâde): gönül vermiş, ilgi duyan (seven)
دلدار (dil-dâr): (Sevenin) gönlüne sahip olan (sevgili)
دیدار (dîdâr): görme, görüşme, kavuşma; göz; yüz
دلسوخته (dil-sûhte): yüreği yanmış, üzgün, mazlum
دلشاد (dil-şâd): sevinçli
دلشکسته (dil-şikeste): gönlü kırılmış/incinmiş olan, üzgün, kırgın
روبیان (rûbiyân): karides


***Hikmet Damlaları***

1- دانش چون باران است چون در طلب آن باشی لا بد روزی بر تو بارد

(Dâniş çon bârân est; çon der taleb-i ân bâşî lâ-bud rûzî ber-to bâred.)

Bilgi yağmur gibidir; zira onu talep etmeye devam edersen (bilginin peşinde koşarsan) birgün mutlaka senin üstüne yağar.

2- سخن نیکو صیاد دلهاست

(Sühan-ı nîkû sayyad-ı dilhâ'st.)

İyi söz gönül (-lerin) avcısıdır.

3- سگ در خانۀ خود شیری است

(Seg der hâne-i hod şîrî est.)

Köpek kendi evinde bir aslandır.


Not: Tekrar etmemde fayda var ki bu başlık altındaki derslerde büyük oranda Nimet Yıldırım hocanın Farsça Dilbilgisi kitabından istifade edilmiştir ve edilecektir.